Singapur
Singapur havaalanı okadar büyük ki bir bölümden diğerine geçebilmek için küçük trenlerle ulaşıyorum. Yada yürüyek gidebilirsiniz ama oldukça yorucu.
Kısa süren pasaport işlemlerinden sonra metronun olduğu bölüme yola koyuldum. Havalimanında uyuma alanları, sınırsız İnternet kullanacağınız bilgisayar, geniş koltuklar yani her türlü konfor mevcut. metro gişesinde internetten yer ayırttığım Moon Otelin yerini gösterip nasıl gideceğimi öğrendikten sonra yola koyuldum. Metro ile bazen yerin altından bazen şehri izleyerek büyük bir heyacanla otelime en yakın durakta indim.
Hint mahallesinin hemen girişinde oldukça güzel bir otel, bu arada Singapur otellerinin fiyatları Güneydoğu Asya'nın en pahalı otelleri Bangkok'un en az 4 katı.
Singapur bir ada ülkesi ama köprülerle Malezya'ya bağlanmakta. Anadillerinden biri de İngilizce olunca hiç de zorluk çekmeden dolaşabileceğiniz bir ülke. Tamamen kurallar ülkesi bu yasaklardan dolayı mıdır bilinmez oldukça temiz, örneğin sakız çiğnemek, sokakta sigara içmek yasak. Metroda Budist ya da hamilelere yer vermemek yasak, kırmızı ışıkta yaya olarak bomboş bir yol bile olsa karşıya geçmek yasak. Bu yasak mesela bizim ülkeye hiç uymaz :). Korsan cd, kaçak sigara, uyuşturucu çok büyük suç. Singapura girmeden yanınızda sakız varsa suçlu olabilirsiniz hemen atın :).
Singapur ekvatoral bir iklime sahip olduğundan 12 ay sıcak ve her an yağmur yağabilir. Güneş açısı oldukça dik olduğundan güneşe dikkat edin.
Otelimde biraz dinlendikten sonra Singapur'un meşhur Orchard caddesine metroyla ulaştım.
Orchard Singapur'un en meşhur caddesi, Singapur genel olarak yeşil ve devasa ağaçlarıyla zaten dikkat çekmekte bir de meşhur orkidelerle bu görüntü daha da inanılmaz hale geliyor. Gökdelenlerle yarışan ağaçların ve kaldırım kenarındaki orkidelerin arasında caddeyi dolaşmaya başladım. Singapur dünyanın en zengin ülkelerinden biri, insanlar zengin ve lüks markalar önünde sırada bekliyorlar. Her yerde alışveriş merkezleri, oldukça pahalı cafe ve restoranlar, lüks arabalar, belli sokaklarına arabayla girmek bile paralı :).
Kısa süren pasaport işlemlerinden sonra metronun olduğu bölüme yola koyuldum. Havalimanında uyuma alanları, sınırsız İnternet kullanacağınız bilgisayar, geniş koltuklar yani her türlü konfor mevcut. metro gişesinde internetten yer ayırttığım Moon Otelin yerini gösterip nasıl gideceğimi öğrendikten sonra yola koyuldum. Metro ile bazen yerin altından bazen şehri izleyerek büyük bir heyacanla otelime en yakın durakta indim.
Hint mahallesinin hemen girişinde oldukça güzel bir otel, bu arada Singapur otellerinin fiyatları Güneydoğu Asya'nın en pahalı otelleri Bangkok'un en az 4 katı.
Singapur bir ada ülkesi ama köprülerle Malezya'ya bağlanmakta. Anadillerinden biri de İngilizce olunca hiç de zorluk çekmeden dolaşabileceğiniz bir ülke. Tamamen kurallar ülkesi bu yasaklardan dolayı mıdır bilinmez oldukça temiz, örneğin sakız çiğnemek, sokakta sigara içmek yasak. Metroda Budist ya da hamilelere yer vermemek yasak, kırmızı ışıkta yaya olarak bomboş bir yol bile olsa karşıya geçmek yasak. Bu yasak mesela bizim ülkeye hiç uymaz :). Korsan cd, kaçak sigara, uyuşturucu çok büyük suç. Singapura girmeden yanınızda sakız varsa suçlu olabilirsiniz hemen atın :).
Singapur ekvatoral bir iklime sahip olduğundan 12 ay sıcak ve her an yağmur yağabilir. Güneş açısı oldukça dik olduğundan güneşe dikkat edin.
Otelimde biraz dinlendikten sonra Singapur'un meşhur Orchard caddesine metroyla ulaştım.
 |
| orchard caddesi yolu |
 |
| Orchard caddesinde bir alışveriş merkezi |
 |
| ion orchard |
 |
| orchard caddesi, resme dikkatlice bakın |
Orchard Singapur'un en meşhur caddesi, Singapur genel olarak yeşil ve devasa ağaçlarıyla zaten dikkat çekmekte bir de meşhur orkidelerle bu görüntü daha da inanılmaz hale geliyor. Gökdelenlerle yarışan ağaçların ve kaldırım kenarındaki orkidelerin arasında caddeyi dolaşmaya başladım. Singapur dünyanın en zengin ülkelerinden biri, insanlar zengin ve lüks markalar önünde sırada bekliyorlar. Her yerde alışveriş merkezleri, oldukça pahalı cafe ve restoranlar, lüks arabalar, belli sokaklarına arabayla girmek bile paralı :).
Bu lüksün içinde acıktığımı hissedip bir balık restoranında tofu çorbasıyla balık yiyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder